İstanbul
DOLAR18.6215
EURO19.4637
ALTIN1050.2
Gökhan ARSLAN

Gökhan ARSLAN

Mail: [email protected]

Zabıta Şiddeti ve Hukuki Boyutu

5393 sayılı Belediye Kanunu, belediyelere düzenleme, ruhsatlandırma, kamu hizmetleri sunma gibi geniş yetkiler tanırken, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ise kural ihlallerine karşı idari yaptırımlar uygulama yetkisi vermektedir. Belediyeler, zabıta teşkilatı aracılığıyla bu yetkilerini uygulayarak kamu düzenini koruma, halk sağlığını gözetme ve şehir yaşamını düzenleme görevlerini yerine getirmektedir.

Zabıta teşkilatı, Türkiye'de belediyelere bağlı olarak çalışan birimlerden biridir ve yerel düzeyde kamu düzenini sağlamaktan sorumludur. Ancak, özellikle büyükşehirlerde ve turistik bölgelerde zabıtanın görevleri zaman zaman tartışma konusu olmaktadır. Son yıllarda İstanbul'un Fatih ilçesinde, zabıta ekiplerinin vatandaşlarla sert diyaloğa girdiği ve zaman zaman fiziksel çatışmalara varan olayların yaşandığı gözlemlenmiştir. Bu tür olaylar, zabıtanın yetki sınırlarının, görev tanımının ve halkla ilişkilerde izlemesi gereken yöntemlerin tekrar değerlendirilmesini gerektirmektedir.

Zabıta, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu çerçevesinde faaliyet gösteren yerel kolluk kuvvetidir. Polis ve jandarma gibi silahlı kolluk kuvvetlerinden farklı olarak, zabıtanın yetkileri sınırlıdır ve doğrudan belediye başkanına bağlı olarak çalışır. Zabıta, belediye sınırları içinde kamu düzenini sağlamak, ruhsatsız işletmeleri denetlemek ve belediye tarafından belirlenen emir ve yasakları uygulamakla yükümlüdür.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 51. maddesi ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, zabıtaya kamu düzenini sağlama, izinsiz ticareti engelleme, çevre kirliliğini önleme gibi görevler yükler. Ancak bu yetkiler, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına saygı çerçevesinde kullanılmalıdır. Hiçbir kanun, zabıtaya vatandaşa fiziksel şiddet uygulama veya hakaret etme yetkisi vermez.

 

Zabıtanın Temel Görevleri

  • Belediye emir ve yasaklarını denetlemek
  • Ruhsatsız ticari faaliyetleri tespit edip müdahale etmek
  • Çevre kirliliği, gürültü ve halk sağlığını tehdit eden unsurları kontrol etmek
  • Seyyar satıcılığı ve kaldırım işgallerini önlemek
  • Gıda güvenliğini denetlemek
  • Trafiğe kapalı alanlarda düzeni sağlamak

Zabıtanın bu görevleri yerine getirirken temel insan haklarına, hukuka ve etik kurallara uygun hareket etmesi gerekmektedir.

Bazı vakalarda, zabıta memurlarının denetimler sırasında vatandaşlara sert müdahalelerde bulunduğu, sözlü ve fiziki şiddet uyguladığı görülmektedir. Bu tür uygulamalar, Anayasa’nın 17. maddesinde yer alan “kimseye insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir ceza veya muamele uygulanamaz” hükmüne aykırıdır

 

Fatih, İstanbul’un en yoğun turistik bölgelerinden biridir ve aynı zamanda seyyar satıcıların en fazla bulunduğu ilçelerden biridir. Seyyar satıcılara ve ilçede yaşayan vatandandaşlarımıza karşı yapılan zabıta müdahaleleri zaman zaman ciddi çatışmalara dönüşmektedir.

 16 Nisan 2022'de Beyazıt Meydanı'nda yaşanan bir olayda, zabıta ekipleri ile seyyar satıcılar arasında fiziksel kavga yaşanmış ve olay çevredeki vatandaşlar tarafından kameraya alınarak sosyal medyada büyük yankı uyandırmıştır. Benzer şekilde, 19 Mayıs 2024'te Yedikule Mahallesi'nde bir seyyar satıcı, zabıtalar tarafından darbedilmiştir.

Daha yeni bu  Mübarek Ramazan gününde iftara 5-10 dakika kala evinin bahçesine park eden zabıtaya giderken benim dubalarımı geri koyarmısın ricasında bulunan 70 yaşında bir amcaya işine bak sen ne konuşuyorsun diyen zabıta , 70 yaşında adamın aşağı inmesiyle zabıta tarafından darp edilmiştir. Bu olay üzerine 70 yaşında darp edilen amcaya ve evlatlarına saldırılmış mahalleli ne oluyor dediğinde biz devletiz her şeyi yaparız cevabına karşı kendileri halkı isyana teşvik edip yaşayan arbedede yere düşerek beni dövdüler diye yaygara çıkarmış olay yerine gelen polisler ile halkı karşı karşıya getirmeye çalışmıştır. Bu tip psikolojik eğitim almamış zabıtalar yüzünde hem halk mağdur olmakta hem de mevcut parti oy kaybına uğramakta hem de belediye başkanı halkın gözünde itibarsızlaştırma projesinin ilk ayağı tamamlanmış olmaktadır. Bir kendini bilmez zabıtanın yapmış olduğu bir bilinçli veya bilinçsiz hareket bir çok olaya neden olmuştur. Bu tip zabıta grupları birçok ilçede vardır. Ama özellikle Fatih gibi İstanbul’un güzide bir ilçesine ve Ergun Turan gibi bir belediye başkanına bu personel  ve bu zabıta grubu yakışmamaktadır. Aksi taktirde ciddi oy kayıplarına neden olacak ve halk anayasal olarak hukuksuzluğa maruz kalacaktır. Zabıtanın denetleme yetkisi bulunsa da, halkla şiddet içeren çatışmalara girmesi kabul edilemez bir durumdur .

 Zabıtanın kamu düzenini sağlaması gereklidir, ancak bu süreçte vatandaş haklarının ihlal edilmemesi esastır. Fatih bölgesinde yaşanan zabıta şiddeti iddiaları, hukukun üstünlüğü çerçevesinde değerlendirilmeli ve yetki aşımına karşı gerekli yasal işlemler uygulanmalıdır. Kamu otoritelerinin, bu tür ihlalleri önlemek için zabıta teşkilatına insan hakları ve hukuk eğitimi vermesi, denetim mekanizmalarını güçlendirmesi gerekmektedir

 

Zabıta, kamu düzenini sağlarken halkın temel haklarına saygı göstermelidir. Ancak, bazı olaylarda zabıta ekiplerinin aşırı güç kullandığı, halkın mallarına el koyarken sert ve aşağılayıcı bir üslup benimsediği görülmektedir. Özellikle dar gelirli seyyar satıcılarla yaşanan çatışmalar, sosyal adalet açısından sorgulanması gereken bir noktadır. Yerel yönetimlerin, zabıtanın halkla olan ilişkilerini insancıl bir çerçevede yönetmesi 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, zabıtaya belirli yetkiler tanımaktadır. Ancak, Anayasa'nın temel hak ve özgürlüklerle ilgili maddeleri uyarınca, zabıtanın yetkilerini aşması, orantısız güç kullanımı ve hukuka aykırı işlemler yapması suç teşkil etmektedir.

 

Peki Ne Yapmalı:

  1. Eğitim ve Farkındalık: Zabıta personeline insan hakları, kriz yönetimi ve halkla iletişim konusunda eğitim verilmelidir.
  2. Şeffaflık Mekanizmaları: Zabıtanın müdahaleleri, kamera kayıtları ve halkın şikâyet mekanizmalarıyla daha şeffaf hale getirilmelidir.
  3. Denetim Mekanizmalarının Güçlendirilmesi: Zabıtanın yetki aşımı durumlarında bağımsız denetim birimlerinin devreye girmesi sağlanmalıdır.
  4. Zabıta teşkilatı, yerel yönetimlerin en önemli kolluk birimlerinden biridir. Ancak, görev ve yetkilerini aşan müdahaleler, halk ile zabıta arasında güvensizlik yaratmaktadır. Fatih ilçesinde yaşanan olaylar, zabıtanın halka karşı tavrının gözden geçirilmesi gerektiğini göstermektedir.
  5. Yerel yönetimlerin, zabıta-halk ilişkilerini daha insancıl, hukuka uygun ve demokratik bir zemine oturtması gerekmektedir. Şeffaflık, eğitim ve alternatif çözümler ile zabıtanın kamu düzenini sağlarken halkın haklarına saygılı bir şekilde hareket etmesi sağlanabilir.
  6. Eğitim ve Farkındalık: Zabıta personeline insan hakları, kriz yönetimi ve halkla iletişim konusunda eğitim verilmelidir.
  7. Şeffaflık Mekanizmaları: Zabıtanın müdahaleleri, kamera kayıtları ve halkın şikâyet mekanizmalarıyla daha şeffaf hale getirilmelidir.
  8. Denetim Mekanizmalarının Güçlendirilmesi: Zabıtanın yetki aşımı durumlarında bağımsız denetim birimlerinin devreye girmesi sağlanmalıdır.
  9. Zabıta teşkilatı, yerel yönetimlerin en önemli kolluk birimlerinden biridir. Ancak, görev ve yetkilerini aşan müdahaleler, halk ile zabıta arasında güvensizlik yaratmaktadır. Fatih ilçesinde yaşanan olaylar, zabıtanın halka karşı tavrının gözden geçirilmesi gerektiğini göstermektedir.
  10. Yerel yönetimlerin, zabıta-halk ilişkilerini daha insancıl, hukuka uygun ve demokratik bir zemine oturtması gerekmektedir. Şeffaflık, eğitim ve alternatif çözümler ile zabıtanın kamu düzenini sağlarken halkın haklarına saygılı bir şekilde hareket etmesi sağlanmalıdır.

 

SİYASET BİLİMCİ VE EKONOMİ UZMANI

O.ENDÜSTRİ YÜKSEK MÜH. GÖKHAN ARSLAN

 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar